Son dönemde ilginç yerlerde bulunan ya da müşterilerine farklı deneyimler yaşatan restoranların sayısında bir artış yaşanıyor. Özellikle su altı restoranlarına gösterilen ilgi günden güne artıyor.
Bu ay başında kapılarını açan ve dünyanın en büyük su altı restoranı diye tanıtılan Under’la bu trendin zirvesine ulaşıldı.
Öncelikle Under’la başlayalım. Norveç’in en güney ucunda, Kuzey Denizi kıyısında bulunan Under, dışarıdan bakıldığında denize batmış büyük bir beton tüp gibi görünüyor.
Avrupa’nın ilk, dünyanın ise en büyük sualtı restoranı olan Under’da müşteriler mezgit, morina gibi balıkların yanı sıra yengeç, ıstakoz, kedibalığı gibi deniz canlılarının eşliğinde yemeklerini yiyebilecek.
Under ismi, suyun 5 metre altındaki bu restoran için hem İngilizce “altında” hem de Norveççe “mucize” anlamına geldiği için seçilmiş.
Under, Oslo’da bulunan Opera Evi işe New York’ta bulunan Ulusal 11 Eylül Anma Müzesi gibi binaların da tasarımıyla tanınan Norveçli mimarlık firması Snoehetta tarafından dizayn edildi.
Snoehetta’nın kurucusu Kjetil Traedal Thorsen, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada, “Binanın sizi suyun dışından içine doğru yürütmesi büyüleyici bir deneyim. Büyük pencere sayesinde gördüğünüz su akvaryum değil, gerçekten denize bakıyorsunuz” diye konuştu.
Restoran cam duvarda en az sayıda yansıma olacak şekilde tasarlanmış. Buradan içeri gündüzleri deniz suyunun filtresinden geçmiş turkuaz rengi gün ışığı doluyor.
Restoranın mutfağının başında Nicolai Ellitsgaard Pedersen yer alıyor. Pedersen yeme içme dünyasında Kristiansand’da bulunan gurme “Maltid” restoranın ve Danimarka’da bulunan Michelin yıldızlı Henne Kirkeby Kro’nun şefi olarak tanınıyor.
Yerel malzemeler ve deniz ürünleri kullanılarak hazırlanmış 18 yemeklik menünün fiyatı 3700 Kron (yaklaşık 440 Dolar).
Ubostad hedeflerinin dünyanın dört bir yanından turistleri buraya çekmek olduğunu da sözlerine ekledi. Under’da daha açılmadan 7000’den fazla kişi rezervasyon yaptırmış.
Dünyanın en pahalı restoranları arasında yerini alan Ithaa’da müşterilere yedi çeşitten oluşan bir yemek servis ediliyor.
L’Oceanográfic Submarino Restaurant İspanya’nın Valencia şehrinde bir akvaryumun içinde bulunuyor ve yemek salonunun etrafı tabandan tavana balık tanklarıyla çevrili.
Dubai’de 7 yıldızlı Burj Al Arab Jumeirah’nın içinde bulunan Nathan Outlaw at Al Mahara da tabandan tavana akvaryumun içinde yer alan bir restoran.
Dubai’nin yapay adalarından birinde yer alan ve deniz ürünleriyle tanınan bu restoranı görenler dekorasyonundan da övgüyle bahsediyor.
Radisson Blu otelinin lobisinde bulunan Atrium Bar’ın menüsünde çeşitli içecekler ile ufak atıştırmalık yemekler var.
Maldivlerde bulunan 5.8 Undersea Restaurant ise dünyanın en büyük tamamı camdan su altı restoranı diye biliniyor.
ABD’nin dört farklı yerinde bulunan Aquarium Restaurant da adından anlaşılabileceği gibi etrafı akvaryumla çevrili mekanlardan.
Bu restoranların ilginç tarafı Nashville, Denver gibi denize çok uzak şehirlerde yaşayanlara deniz altı deneyimi sunması ve deniz ürünleri servis etmesi.
Fiji’de bulunan Poseidon Resort özel bir adada konumlanmış durumda. Burada bulunan su sporları merkezinde sadece yemek yerken değil uyurken bile 360 derece denizle çevrili halde olabilirsiniz.
uShaka Marine World eğlence parkının içinde bulunan Phantom Ship’in güvertesinde yer alan Cargo Hold’da okyanus manzaralarını ve deniz canlılarını izlerken yemeğinizi yiyebilirsiniz.
Yemeğinizi yedikten sonra uluslararası arenada tanınan DJ’lerin çaldıkları müziklerle dans ederken bir yandan da tabandan tavana camlardan aydınlatılmış okyanusu izliyorsunuz.
Dubai’de bulunan Ossiano’da müşteriler hem denizi izliyor hem de taptaze deniz ürünlerini yeme şansı buluyor.
ABD’nin Florida eyaletinin Orlando şehrinde bulunan Sharks Underwater Grill ise tanınmış eğlence parkı SeaWorld’ün içinde yer alıyor.